Maalesef dünya çapında bir barış ortamı imkansız gözüküyor.
Çünkü insanlık nüfusu 9 milyara dayanırken, doğal kaynaklar 1950'lerdeki
miktarın yarısına düşmüş durumda.
İnsanlık, dünya'nın tükenen doğal kaynaklarını yenileyebilmesi için her yıl, gelecek
yıllardan daha fazla borç alıyor. Bir bakıma, torunlarımızdan alınmış kredilerle
insanlık yaşıyor.
Aynı şekilde insanlar, kendi gelecek yıllarının üretimlerine borçlanarak,
özendikleri Batı tipi tüketim toplumu olma yolundalar.
Bankacılık kredi sistemi, bireyin kendi geleceğini
ipoteklemesi üzerine kurulmuş durumda. (Geçmişin bireysel kölelik anlayışının
yerini alan modern zihinsel ve üretimsel kölelik …)
Diğer yandan mevcut "liberal demokrasiye dayalı kapitalist ekonomik
sistemde" çöküyor. Bu gelir dağılımında eşitsizliklerin artışı,
insanların, gelecekten endişe duyarak daha kapalı toplum yapılarına yönelmesine
neden oluyor.
Günümüzde 40-50 yıl veya daha eski dönemlerdeki siyasi, ekonomik ve toplumsal
yapıları özleyenler, arayanlar artıyor.
Siyaset kurumları da, toplumlardaki bu endişeyi kullanarak, daha güçlü,
birleşmiş, dışa kapalı toplum modelleri vaatleri ile eski şanlı günlerin
sözlerini veriyorlar.
Avrupa toplumları, bu konuda önde gidecek gibi gözüküyor. Mevcut sosyal
refahlarını ve zenginliklerini borçlu oldukları; geçmiş 500 yılda sağladıkları
üçüncü dünya ülkelerinden gelen göçler ve ekonomik durgunluk, bu korunma güdülerini artırıyor.
Bir yandan sadece zihinsel ve duygusal değil, ayrıca fiziksel bariyerlerle,
gelen göçleri engellemeyi düşünenlerin sayısı artıyor.
Mesela bu dönemde ihtiyaç duyacakları doğal gaz kaynaklarını hem çeşitlendirmek
hem de ucuza mal etmek için, müdahil oldukları Ortadoğu'dan gelen göçmenlere
karşı olan tutumları, bu eğilimlerini daha da güçlendiriyor.
İngiltere’de Brexit oylaması, İspanya’da Katalan bölgesi referandumu bu yeni
eğilimin ilk ayak sesleri…
Ekonomik küreselleşmenin getirdiği karşılıklı bağımlılık, ulus devletlerin çok
uluslu şirketler karşısında piyasadan çekilip, sosyal devlet anlayışının
zayıflaması, hep toplumsal dinamikleri ateşleyen ve kendileri dışındakileri "onlar"
şeklinde tanımlamalarına yol açan yaklaşımlar geliştiriyor.
Üstelik sadece küresel değil, ulusal çapta bile kültürel, dini, etnik
gruplaşmalar iç paylaşım kavgalarının da sinyalini veriyor.
Ülkeler içindeki kamplaşmalar da artıyor. Üretime katkısı sınırlı olan ya da
hiç olmayanların, üretici olanlar üzerindeki baskısı artıkça, üretmeyenlerin oy
çoğunluğu ile üretenlerin gelirleri üzerinden vergilerle gelir paylaşımları da
bu iç kamplaşmaları körüklüyor.
Emekli veya çalışan vatandaşların sosyal refahını yükseltecek, yatırımların
ekonomik kaynakları, gün geçtikçe daha fazla işsizlerin, çok çocuklu ailelerin,
göçmenlerin ya da mültecilerin temel yaşamsal ihtiyaçlarına kullanılıyor.
Aynı ortamda ,sosyal refah devleti anlayışının aşamalı olarak zayıflatılması,
devletin toplumsal dengeleri gözetme ve
sürdürme gücünü de zayıflatmış durumda. Devlet, daha çok iç ve dış
güvenlik politikalarından sorumlu bir konuma gerilemiş ve iç piyasaya sınırlı
müdahale eder ve yönlendirir hale getirilmiş durumda.
Böyle bir ortamda insanların içinde bulundukları çıkmazlardan ve
belirsizliklerden kurtulmak için, popülist ve milliyetçi politikacılara yönelmeleri
ve onların liderlikleri altında toplanmaları da doğal bir olgu haline
dönüşüyor.
Bu liderlerin ise, onları destekleyenlerden aldıkları güce dayanarak,
toplumlarına güzel ve refah günleri vaat ederek, kavgacı ve uzlaşmaz devlet
politikalarını geliştirmeleri de mümkün gözüküyor.
Günümüzde mevcut demokratik siyasal
sistemler, toplumların ekonomik gücünü
oluşturan üretici eğitimli orta sınıfı temsil etmekten gittikçe uzaklaşıyorlar.
(Eskinin fabrika üretimine uygun düşük eğitimli işçi sınıfının yerini ve
çoğunluğunu, iyi veya yüksek eğitimli orta sınıf almış durumda. Bu yüzden, eski
işçi sınıfını temsil eden ve iktidarlar üzerinde sosyal politikalar konusunda
baskı gücü oluşturan sendika ve benzeri örgütlenmelerde ciddi bir yaptırım gücü
kaybetmiş durumda…)
Özellikle kredi sistemiyle desteklenmiş tüketim modelleri sonucu, insanlar bir
ev ya da araba için gelecek 5-10 yıldaki ekonomik kazançlarını ipotek altına
sokup, paranın-sermayenin belli ekonomik güç odaklarında toplanmasına da destek
oluyorlar.
Bu yolla üretici orta sınıflar, gelirlerinin önemli bir kısmını zengin
üst sınıfa aktarıyorlar. Gelir dağılımı adaletsizleşiyor ve milyoner sayısı
artıyor.
Oy çoğunluğu ile seçilen iktidarlarda, bu borçlu sınıf yerine ekonomik
kaynakları ellerinde toplamış güç odaklarının daha fazla etkisinde ve
telkininde kalıyorlar.
Bu durumda alınan çoğu ulusal karar, daha çok uluslararası ya da ulusal
ekonomik otoriteleri ve ihtiyaçlarını temsil ediyor.
(Meclislerde kendisinin ve düşüncesinin temsil edilmediğini düşünen vatandaş
sayısı hızla artıyor. Bunun en güzel kanıtlarından biri de, "siyasetçi
olmanın" bir meslek haline dönüşmesi ve vatandaşı temsil etme gücünün,
ekonomik olarak güçlü birey ve ailelerin ellerinde toplanması. Bu gün herhangi
bir seçime aday olarak katılmanın ekonomik maliyetini, çoğu sıradan vatandaş kaldıramaz
hale geldi.)
Bu durum sadece gelişmekte olan değil, neredeyse dünya çapında ve
yaygınlaşıyor.
Özellikle silah ve petrol-gaz üreticisi şirketler, lobi çalışmaları ile ulus
devletler üzerinden çeşitli bölgelerde; pazar ve üretim kaynaklarını kontrol
etmek için mücadele ediyorlar.
Bu nedenle ülkeler ve ülke liderleri arasındaki çatışmalar, restleşmeler
gittikçe sertleşiyor. Amerika'daki seçim sonuçlarından, Avrupa'daki bir çok
sağcı, milliyetçi cephelerin gittikçe güçlenmesi buna işaret.
Çünkü paylaşılacak kaynaklar azalmış ama paylaşmak isteyen kişi sayısı çok
çoğalmış durumda...(Kimi devletlerde, toplumlarından feda edilebilecekler ile korunacaklar
arasındaki farkları belirleme, dolaylı yoldan bile başlamış olabilir.)
Sosyal devlet anlayışının, iş güvencelerinin zayıflaması, eğitim ve sağlık gibi
toplumu direk ilgilendiren kurumların özelleşmesinin artması buna bir işaret
olarak da yorumlanabilir.
Üretmeyen, üretimde olmayana; daha az korumacılık ve destek verilirken,
bunların devlet politikalarına ve uygulamalarına bağımlılığı da artırılıyor.
Ülkeler kendi içlerinde bu kadar kaynarken, uluslar arası ortamda ise
iktidarların ulusal politikaları, uluslararası şirketlerin pazar ve kaynak
paylaşımlarıyla biçimlendirilirken, üstelik daralan imkan ve azalan kaynaklarla
bu paylaşım kavgası kızışırken, tüm dünyayı saracak evresel bir barış dönemi
ummak, büyük bir hayal olur.
Çözülmesi gereken ulusal ve uluslar arası, birbirine bağımlı ve destekleyen çok
problem var. Her problemin çözümü, yeni ve başka bir problemi doğuruyor. Ya da
eski bir taneyi güçlendiriyor.
Bu problemleri aşmak için, Gordion düğümünü çözmek gerekecek.
Tabi gelecekteki savaşlar geçmiştekinden farklı ortam ve araçlarla da olacak,
geçmişteki konvansiyonel (tank, top, asker ağırlıklı silahlı kuvvetler)
orduların yerini, daha küçük, mobilitesi yüksek veya kiralık ordular almış
durumda.
(Meclislerde temsil edilmediklerini düşünenlerin, ulusal
politikalara olan desteği de azalıyor.)
Bu kiralık ordular genelde, bir başka ülkenin terörist gruplarından oluşuyor-oluşacak. Hatta bu amaca
uygun bölgesel örgüt yok ise, uluslar arası insan kaynaklarından belirlenen
amaca hizmet edecek ideolojiye yatkın insanlardan terör grupları bile
kurulacak.
Mesela son dönemlerde kurulan Işid; hem
Islam algısına büyük zarar verirken, hem de gelecekte Akdeniz’e ulaşacak
doğalgaz boru hatlarını kontrol edecek ve koruyacak ama küçük ve komşu
ülkelerle kavgalı olduğu için, müşterilerine siyasi ve ekonomik olarak bağımlı
kalacak bir devlet oluşumu için Kuzey Irak ve Kuzey Suriye bölgesini büyük çapta
temizlemiş ve bu devletin kuruluşu için hazırlamıştır.
(Bu çalışma nereden bakılsa, 20 yıllık bir proje ürünü gibi gözüküyor. Dünyanın başka ekonomik kaynak noktalarında
da benzer projelerin uygulama da olması muhtemel.)
Bir bölge durulunca, taşlar oturunca başka bir bölgede yeni sorunlar patlak
verecek gibi geliyor.
Bu nedenle liberal ekonomik sistem ve araçları insanlık tarafından terk
edilmedikçe, dünya çapında bir barış ihtimali gözükmüyor. Bölgesel barış ve
durgunluklar da, aldatıcı… Kalıcı değiller.
-----------------------------------------------------------------------
Is a global state of peace possible?
Unfortunately, a global state of peace seems impossible. Because humanity is being based on 9 billion people,but on the contrary the natural resources have fallen in half of the 1950s.
Every year, the Humanity borrows more from the coming years to renew the world's exhausted natural resources. Humanity lives on loans that we receive them from our grandchildren.Likewise, people owe their own future productions to supply their interests become Western-type consumer society.
The banking credit system is based on mortgaging the individual's own future. (This is modern mental and productive slavery system...)
On the other hand, the current "liberal democracy-based capitalist economic system" collapses. This leads to an increase in inequalities in income distribution and is causing people more anxious who is concerned about the future and their societies have been turning into more closed society structures.
Nowadays, the number of people in societies who are seeking political, economic and social structures of the past of 40-50 years or more, are increasing.
The Political Institutions, Parties have been using this anxiety in their societies by making promises of old glorious days as stronger, united and closed-protected community models.
European societies seem to be ahead in this regard. Economic stagnation and migrations from third world countries, which they have provided their existing social welfare and wealth for the past 500 years, are causing to increase their preservation instincts.
The number of people is increasing not only mental and emotional, but also with physical barriers who think that they have to be prevented these immigration's.
For example, their attitudes towards immigrants and refugees from the Middle East and Africa are strengthening as trends. Contrary to this, where they are involving with their territories in order to get cheaper the natural gas from diversified resources for their next closed and preserved periods. (Brexit in Britain, Catalan territory referendum in Spain are the some first footsteps of this new trend ...)
The economically interdependence of the globalization are developing approaches which one is that the national states are withdrawing from the market control against multinational companies. And the other one is that the societies are developing approaches as “we and they-outsiders” inside them, by weakening welfare of the social state.This ignites social dynamics of these nations.
Moreover, this are also signalling internal sharing quarrels not only global but also national, cultural, religious, ethnic groupings.So, the polarization are also increasing in the countries.
For example, the economic pressure of non or limited producers are increasing on the producers of nations. They get this power by the majority based vote power and public pressure.
As a result, the economic sources which have to be are used to raise social welfare of retired or working citizens, are used for the essential vital needs of migrants, refugees, unemployed or the many children of their families.
At the same time, the attenuation of the social welfare state has also weakened the state's ability to maintain social balances.
The state has declined to a position mainly responsible for internal and external security policies while the ability to intervene to markets are diminishing.
In such an environment, it is becoming a natural phenomenon for people who are gatherings under populist and nationalist politician leaders to get rid of the tribulations and uncertainties.
It is also possible for these leaders, who may develop their fighting and uncompromising state policies by promising good and prosperous days for their communities as supported by the majority of votes.
Present democratic political systems are increasingly moving away from representing the producer-educated middle class, which constitutes the economic power of societies.
(Instead of older has majority of the low-educated working class who are suitable for factory production in, a good or highly educated middle class taken the place of them.
Thus unions and similar organizations representing these former working classes had lost a serious sanction and imposing pressure on social policies on the power.)
Especially, as a result of the consumption models supported by the credit system, The people are getting in dep by mortgaging their next 5 or 10 years of work productions for a car, or home or etc... This system is helping to collect the money-capital in certain economic powers and centers.
In this way, the producer middle class transfers a significant portion of their income to the rich upper class. Income distribution is becoming unfair and the number of millionaires are increasing.
The elected governments by the majority of votes are being strongly influenced by the Spoolers of economic resources in their hands instead of this debtors.
In this case, most national taken decisions are more representative of international or national economic authorities and their needs.
(The number of citizens who think that he or she is not represented in the Assemblies are increasing rapidly after elections. One of the best proofs of this is that "becoming a politician" becomes more professional.And the power of representing citizens are accumulate at the reign of economically powerful individuals or families.Today, the economic cost of joining an election as candidate has become untenable for most ordinary citizens. )
This is not just only developing countries, it is spreading almost world-wide.
Particularly Arms and Oil-gas producing companies are struggling to control market and production resources in various regions through lobbying and nation states.For this reason, the conflicts between the countries and their leaders are getting harder and harder.
This conclusion can be made from empowering the rightist and nationalist fronts in Europe and from the last elections in America.
Because the resources which have to be shared by community, have been diminishing, however the number of people who want to share these resources has been multiplying so much ...
The weakening of job security, down warding public health and education services, social security tools and privatization of these institutions can be interpreted as an indication for the lowering the understanding of the social state. Also as a preserving these vote fields, non or less producers while less protecting, increased their dependence on government policies and practices by public projects. This means more burden taxes on pay rollers.
It is a great dream hoping a global peace that will encompass the whole world, while the countries are so boiling in their societies and the international corporations are struggling for diminished resources to keep their markets by shaping international politics.
There are many national and international problems which are interdependent and supporting to each other that need to be resolved.
The solution of every problem creates new problem. Or it strengthens the old one.To overcome these problems, the humanity have to solve the Gordion knot.
Of course, future wars will take place with different environments and tools than before. Smaller, higher mobility and fire power or hired armies taking over the conventional (more soldier, tank, ball, military) armies of the past.
Those who think they are not represented in parliaments are also getting less support to national politics.
These hired armies will usually be made up of terrorist groups of another country.Even if there is no suitable regional organization for this purpose, even terrorist groups may be established among people who are ideologically prone to serve for the purpose determined by international human resources. .
For example, Ishid-ISIS has largely cleared to prepare northern Iraq and the Syrian territory for the formation of a new small state that will be politically and economically dependent on its customers because of conflicts with former owners-new neighbours.
This new state will control and protects natural gas pipelines that will reach the Mediterranean in the future.
(From the point of view of this work, it seems to be a project product of 20 years. It is likely that similar projects may also be implemented at other economic resource points of the world.)
When a region is slacken, new problems are likely to break out in another region.
For this reason, I think, there is no world-wide possibility of peace unless the liberal economic system and tools are abandoned by humanity.
Regional peace and stagnation are also deceptive They are not permanent.