21 Nisan 2021 Çarşamba

Pandemiye Göre Ev Tasarımları

https://www.insaatderyasi.com/ev-tasarimlari-pandemiye-gore-yeniden-sekilleniyor-18749h.htm

Bence üzerinde durulması gereken bir kaç konu daha var.

Müteahitsel dönüşümde kâr için konut alanlarını küçültmesi bir tanesi...

İkincisi çekirdek ailenin sayıca azalması, buna karşılık bekar-yalnız yaşayanların sayısının artışı...

Üçüncüsü evlerde çalışma kültürün gelişmesi için, ayrı bir çalışma odası kavramının (misafir, oturma, çocuk, yatak odalarının kavramları gibi) eklenmesi gerekiyor.

Dördüncü olarak ise çalışma sürelerinin tekrar düzenlenmesi gerekiyor.
Mevcut çalışma saati ve düzeni, zamanla çok iyileştirilmiş olsa bile, 1800'lerin sanayi üretimine dayalı endüstri toplumuna dayanıyor.
Günde 8 saat, hafta da 45 saat bile kazanılmış haklardır ama...

Günümüzde bu süreler çok uzun, gereksiz ve işlevsizdir.

Bilginin değişim oranı saniyelere indi, sanayi de bile üretim hızı 10 bin kat arttı, fiziksel ulaşım bile 10 kattan fazla hızlandı...
Ama çalışma saatleri ve günlerinde ciddi bir değişim yok. (17 saatten, 11 saate son 100 yıldır da 8 saate gibi genel bir ortalama...)

İnsanlar, Yaşamak için çalışır. Çalışmak için yaşamaz.

Bu gelişimin amacı insana, kendisini geliştirebilmesi için daha fazla zaman bırakmaktı.
Ama tersi oldu: Hız artıkça, üretim arttı, tüketim arttı, atıklarla kirlilik arttı, dünyanın içine edildi.

Eğer insanlığın nüfusu azalsın isteniyorsa, önce çalışma saatlerini tekrar düzenlemek gerekiyor.

Günümüzde dijital teknoloji kullanan çoğu firma, iş yerinde atıl kapasite de bekleme modunda enerji tüketen personel ile çalışıyor.
Oysa haftalık çalışma saatlerinden başlayarak, günlük çalışma sürelerinin azaltılması ve vardiyalı sistemle, hizmet sürekliliğinin ise artırılması gerekiyor.

Bunun bir kaç faydası var. İstihdam katkısı, gelir paylaşımı, fırsat eşitliği artışı, daha dengeli bir tüketim eğilimi olacaktır.
Kendisine zaman bulan insan, kişisel gelişim için daha çok sosyal ve sanat etkinliğine fırsat ve zaman bulacaktır.
Bu da toplumsal öfkenin ve şiddet eğiliminin azalması, uzlaşma altında işbirliği kültürünün gelişimi demektir.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder